.

Sabri EROL. Blogger tarafından desteklenmektedir.

17.1.20

Etiketler :

Bu Zamanın Putları

Bu Zamanın Putları


Bu Zamanın Putları
Kur’an’da Araplara ait üç putun ismi özellikle veriliyor. 
Uzza Menat Lat

Acaba neden?





Nüzul sırasına göre putların ismi ilk olarak Necm suresinde geçiyor... Yani 6 yıl boyunca putların ismi hiç geçmiyor.
İlk olarak Necm suresinde üç putun ismi verilerek şöyle deniliyor:
“Lât ve Uzza’yı ve diğer üçüncüsü Menat’ı gördünüz mü?” (Necm; 53/19-20)

Sonra bunların aslında ne olduğuna geçiliyor. “Onlar” deniyor , gerçekte “Sizin ve atalarınız taktığı bir takım isimlerden başka bir şey değildir.” (Necm; 53/23) 
Yine “Onlar” deniyor “Zanna ve nefeslerinin arzularına tabi oluyorlar” (Necm; 53/23).

Kendi taktıkları bir takım isimler (esmâen semmeytumûhâ)…
Zan ve nefislerinin arzuları (tehve’l-enfüs) …

Demek ki “put” denilen şeyin insanın iç dünyasındaki kökü heva ve heves ve bunlar bir takım“isimler”den başka bir şey değil.İnsanlar o “isimlere” anlam yüklüyor ve perestij ederek yüceltiyorlar.

O “isimlere” dokundurtmuyorlar ve etraflarında atomu parçalamaktan da zor önyargılar oluşturuyorlar. Putları kırmak aslında bu “isimleri” alaşağı etmek ve etraflarında oluşturulan önyargıları kırmak demek oluyor.

**
Peki, madem putlar bir takım isimlerdir, taştan tahtadan yapılmış tasvirleri de nefislerin hevasının dışa vurmuş sembolleridir, dahası Lât , Uzza ve Menat’ın tahtadan taştan yapılmış tasvir ve heykellerinin şu an yerinde yeller esmektedir, o halde bu “isimlerin” hala Kur’an’da yer alıyor olmasının ve bizzat “isimlerin” anılmasının sebebi ne olabilir?

Bu putlar öyle bir şey olmalı ki hala yaşıyor, nefislerin hevasından kaynaklanıyor ve “isimlerinin”hala bir anlam ifade ediyor alması ve tapınç nesnesi haline getirilmiş olması lazım.

Hem de ne anlam ifade ediyor!
Hem de ne tapınç!
Bakın nasıl…

***
“Lât” kelimesi etimolojik olarak “ilah” kelimesinin bozulmuş hali ve mutlak otoriteyi ifade ediyor; El/Elot/Elat/Lat/Elohim/Allot//İlah…

Eski çağlarda Aramice/İbranice’ye kadar uzanan Arapça’nın kök dillerinde kişiyi “içeriden yöneten şey”, “mutlak itaat /otorite” kaynağı anlamında yukarıdaki kelimeler kullanılmaktaydı.
Demek ki Lât “isminin” bugünkü karşılığı “otorite” dediğimiz şeydir.

***
“Uzza” kelimesi bunu tamamlıyor. Kur’an’da kullanılan “Aziz” isminin daha değişik söylenişi. “Güç” “kuvvet” anlamına geliyor: Aziz/Mu’ız/Muaz/Izzet/Muazzez…

Demek ki Uzza isminin bugünkü karşılığı da “güç, kuvvet” dediğimiz şeydir.

***
Üçüncüleri olan diğer “Menat” ise yine çok tanıdık: Menna/Mamon/Money/Many/Menat/Manat…
O bildiğiniz “para” demek yani.
Çarlık Rusyası’nın para birimi: “Manat”
Bugünkü Azarbaycan’ın, Türkmenistan’ın hala para birimi; “Manat”

***

Lât: Otorite…
Uzza: Güç…
Menat: Para…

***

Şimdi ayeti yaşayan yorumu ile yeniden okuyalım:

“Otorite, güç ve üçüncüleri diğer para… Bunlar sizin ve atalarınızın takdığı bir takım isimlerden başka bir şey değildir… Onlar gerçekte zanna ve nefislerinin isteklerine/arzularına tabi oluyorlar…”

Nefislerinin istek ve arzuları otorite, güç ve para arzuluyor. Bunlara ulaşmak için, üçüne de perestij ediyorlar ve gözleri başka bir şey görmüyor, put gibi tapınç nesnesi haline getiriyorlar…

Otoriteyi, gücü ve parayı kendilerinde toplamak/biriktirmek istiyorlar. Bunları elde etmek için girmedikleri kılık, atmadıkları takla kalmıyor. Bunlar için savaşıyor, vuruşuyor, kan döküp fesat çıkarıyorlar…

Otorite: Devlet, saltanat, taht, lider, ecdad, egemenlik, sınır, ulus…

Güç: Silah, petrol, toprak, nüfus, nüfuz…

Para: Sermaye, banka, altın, gümüş, dolar, euro…

Yeryüzünde kan döküp fesat çıkarmak bunlar için olmuyor mu?

Yaşadığımız çağa dikkat ediniz…

Otorite sevdasından emperyalizm doğmuş.
Güç tapıncından faşizm doğmuş.
Para hırsından kapitalizm doğmuş.

İnsanlığın ezelî ve ebedî sorunu bu üçü; Lât (otorite), Uzza (güç/kuvvet) ve Menat (para) başka bir şey değil.

***

Ne diyor Kur’an bu üçüne karşı?:

Allah’tan başka otorite yoktur (La ilahe illallah)

Güç ve kuvvet yalnızca Allah’a aittir (La havle ve la guvvete illa billah)

Ve üçüncüsü: Mülk Allah’ındır (Lehu’l-Mülk).

Şimdi anlaşıldı mı bunların “ismi” neden veriliyor Kur’an’da.

Çünkü bunlar insanlıkta ölmeyen “isim”ler.
Yok olup gitmiş taşlar, tahtalar değil.
Bunlar yaşayan putlar: Lât, Uzza, Menat…


Bu anlatım mealden öte çok güzel tefsir olmuş. Ama her tefsirin de tevili vardır. Tevil her mananın insandaki halini anlatır. Peki o halde İnsandaki 
Lat
Uzza
Menat
Nedir. Hangi duygulardır…?

Lat;
Şehvet, bu şehvet insanı en büyük noktaya çeker. Patronluğa ve hükmetme güdüsüne… hükmetme güdüsü bir anda o kişi için ilah olur.(Haşa)

Uzza;
Hırs, insan hırs edindiği her şey uzza dır. Hırsına kapılan kişi ona tapınmaya başlar. Hırsı ilah olur.

Menat;
Her şeye sahip olma güdüsü. Yani her şey senin olsun senden istesinler. Bir imkan olur veya para olur. Bu his insanın allahlık taslamasıdır Ve kendi ilahlığını ilan etmesidir. ”


Allah’tan başka otorite yoktur (La ilahe illallah)

Güç ve kuvvet yalnızca Allah’a aittir (La havle ve la guvvete illa billah)

Ve üçüncüsü: Mülk Allah’ındır (Lehu’l-Mülk).




............
İnsandan Şükür kesilmedikçe
ALLAH'tan Nimetin artışı eksilmez..
Hz.Ali (r.a)

............
Hakkımda hangisinin daha hayırlı olduğunu bilemediğim için darlık ve bolluk günlerimin hiçbirine aldırış etmedim.
Hz. Ömer (r.a.)

............
“Yapılan bir günah ile övünmek, o günahı yapmaktan daha kötüdür.”
 Hz. Ali (r.a)

............
Allah; size dünyayı,onunla ahireti arayasınız diye verdi..
Ona meyledesiniz diye değil..

Hz.Osman(r.a)


*Facebook 2020

0 yorum: